Farkındalık Videoları

BAŞARIDA ADANMIŞLIĞIN ROLÜ


Başarılı insanların hayatına baktığımızda mutlaka amaç belirlemiş olduklarını ardından o amaç uğruna emek verdiklerini görüyoruz. Buradaki 'emek verme'nin 'çaba harcamak'tan farklı bir durum olduğuna özellikle dikkatinizi çekerim. Bununla birlikte bu yazımda amaç belirlemenin ve emek vermenin önemine değinirken, neden çaba harcamak olmadığına bir sonraki yazımda yer vereceğim, çünkü bu başlı başına bir makale konusu. NLP'de ''Hayatta bir insan birşeyi başarmışsa onu başka biri de başarabilir'' ilkesi önemli kaldıraç noktalarından birini oluşturur. Kendi gücümüzü bize hatırlatan ilham verici bu ilkeden beslenerek; bu yazımda ''yüreklerinden taşan arzulardan beslenen amaçlar için'' emek veren birçok tanınmış kişinin öykülerine de yer vererek hatırlatıcı olacağını umuyorum.
Amaçlarınızı belirlerken buna zaman ayırın. Ve mutlaka bir kalem kağıt alarak bunları yazıya dökün. ''Yazıda sihir vardır'' fenomenine inanın! Evet bunu yaptınız mı? Amaçlarımızı ya da amacımızı belirledikten sonra buna yürekten inanmamız gerekiyor.Bu amaca ulaşacağımıza dair içimizde şüphe var mı? bu da ikinci olarak durup bakmamız gereken hassas nokta.. Eğer şüphe varsa size cesaret verecek insanlardan destek alın, olmaz diyen insanlara kulağınızı kapatın, korku yüklü telkinlerin enerjinizi aşağıya çekmesine izin vermeyin, kendi kendinize olumlu telkin yapın ya da bunu başarmış insanları örnek alın.


Ne yaparsanız yapın ama mutlaka kendinizi bu hedefe ulaşabileceğinize inandırın. Burası önemli çünkü kendini inandırmak demek bilinçaltını programlamak demektir.  Başlangıçta, Zihin 'olmaz' diyecektir, bunun çok normal olduğunu bilin. Hatta neden olamayacağının tüm olası kötü senaryolarını veya olası negatif ihtimalleri de bir bir sıralayacaktır. Bütün bunların egonun sizi geri geçen ve korkudan beslenen geçici oyunları olduğunu hatırlayın. Bunlara hak vermediğiniz sürece eriyip kaybolacaklarını da göreceksiniz. Ve mutlaka olumlu düşünmeye ve olumlu telkinlere ısrarla devam etmeye odaklanın. Bir süre sonra yürek inanmaya başladıkça zihnin direnci duracak ve o 'olmaz' diyen içinizden gelen egonun sesi susacaktır.

Peki inanmak için neden bu kadar uğraşıyoruz?  Çünkü inanç, güçlü inanç, aklı yol ve yöntemler ile 'nasıl yapılır'ı bulmak üzere harekete geçirir. Çünkü “ İnanç yapma gücünü harekete geçirir.” İnançta duygu vardır. Duygu ise bilinçaltının dilidir.

Belirlediğiniz amaçlarınıza ulaşma yolunda, şimdi sizin için ilk olumlu telkini (''ben de yapabilirim'' ;) ) oluştursun diye sözünü etiiğim ilham veren öykülerde sıra. Hazır mısınız? Oturduğunuz yerde biraz daha gevşeyerek ya da bir fincan kahve alarak davetime iştirak ediniz :) 
Buyrun..

Cesaretimi kaybetmiyorum, çünkü vazgeçilen her yanlış girişim, ileri doğru atılmış yeni bir adımdır.” 
Thomas EDISON

Edison’ un Asistanı: “ 700. denemede de başarısız olduk “dediğinde
Edison: “ Hayır, başarısız olmadık , yapmamamız gereken 700 şey öğrendik.” diye cevap veriyor.

Tüm düşlerimiz gerçekleşebilir, eğer onları kovalayabilecek cesareti kendimizde bulursak.” Walt Disney

Walt Disney Bataklık üzerine müthiş bir eğlence merkezi kurma kararı alıyor. Para için bankaları dolaşıyor tam 300. Bankadan kredi alabiliyor. Disney Land'ı hayata geçiriyor! Ölümünün ardından bir dostu Walt Disney'in kardeşine ''Keşke kurduğu bu dünyanın nasıl görkemli ve başarılı olduğunu bugün görebilseydi'' diyor, kardeşi de Onun hayal gücünü kast ederek ''O zaten tüm bunları görmüştü'' diyor. 

Başaracağınıza inanmanız başkalarının size güven duymalarına neden olur.

Bernard Shaw, yalnız beş yıl boyunca okula gitmiş olmasına rağmen, öylesine ünlü bir yazar olmuştur ki, 1925’ de Nobel Edebiyat Ödülü’ ne layık görülmüştür. İlk olarak, bir mağazanın muhasebe kayıtlarını tutmakla işe başlamış, sonra dört yıl süreyle veznedarlık yapmış. Bu arada yazarlıkla geçinmeye karar vermiş ve tam beş adet romanı artarda yazmış. Bunları İngiltere ve Amerika’ da ki yayın evlerine yollamış, hepsinden de red cevabı almış; ama yinede ümitsizliğe kapılmamıştır. Kendini tiyatro eleştirmenliğine vermiş, onda da başarılı olamamıştır.
Denemelerinden vazgeçmeyerek, çalışmaya ve bu arada kendini geliştirmeye devam etmiş. Bu çabaları 21 yıl süren Shaw, sonuçta bir dramaturg olarak tanınıp, ün kazanmıştır.

Tüm başarılı insanlar başarının, engellemenin öbür tarafında filiz verdiğini bilirler.
Anthony ROBBINS

Başarıya ulaşamayanların yüzde doksanı yenilgiye uğramamıştır... Sadece pes etmişlerdir.”
Poul J. MEYER

Morgan Freeman :

  • “21 yaşından beri bir duvara tosluyordum. Kendimi bildim bileli oyuncu olmak istedim. Araştırdım umut ettim, çaresizlik içinde yalvardım.” diyen Freeman, ın ilk ciddi beyaz perde deneyimi, 50 yaşındayken oynadığı “Street Smart” taki muhabbet tellalı rolüydü. (2012 itibariyle) Bu gün 75 yaşında olan aktör, 2005 yılında Million Dollar Baby ile en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında Oscar'ı kazandığında 68 yaşındaydı ve Hollwood’ un en çok arananı olmayı başarmıştır. FİLİMLERİ: “Driving Miss Daisy, Seven/ Yedi , Amistad, Kiss The Girls, Deep Impact/ Derin Darbe, Hard Rain, Unforgiven, Robin Hood, Glory/ Zafer, The Shawshank Redemption/ Esaretin Bedeli bugüne kadar oynadığı 48 filmden sadece bazıları.

KARARLILIK GENELLİKLE BAŞARI GETİRİR.

Esaretin bedeli filminde Tim Robins (Endy) kütüphaneye 6 yıl boyunca kitap almak için para istiyor 6. Yılın sonunda istediğini devlet dikkate alıyor. Ve ona 200 dolar para gönderiyorlar. ( her hafta bir mektup gönderiyor bu da 312 mektup eder.) Endy bundan sonra her hafta iki mektup birden göndermeye başlıyor. Ve onu 200 dolarlık çekle başlarından atamayacaklarını anlıyorlar 500 dolarlık bir çek daha gönderiyorlar.

* Wright Kardeşler’in uçağı keşfetmelerindeki yüreklilik ve kararlıklıklarına ne demeli? Dört yıl boyunca, şiddetli rüzğarlara ve bir çok kazaya direnerek, dayanılmaz koşullarda projelerini tasarladılar, kurdular, denediler. Ya şöyle deselerdi: “Zor dostum, zor! Haydi eve gidip unutalım bunu.” Yaşamları pahasına, düşlerinin yolunu izleyerek uğraştıkları bisiklet işinden de olmuşlardı. Ya şöyle deselerdi: “İşimizden olmaya değmez.” O zaman dünyanın her yerini bu kadar ziyaret edebilir miydik?

* Sylvester Stallone Artistlik bürosuna baş vurduğunda “Hey! Sen bizim tam aradığımız insansın. Hemen gel, sana bir filimde rol verelim.” mi dediler sanıyorsunuz? HAYIR. Sylvester başarıya ulaşıncaya kadar rol üstüne ret cevaplarına dayanma gücü gösterdi. O işe başladığında binden fazla ret cevabıyla karşılaştı. O Newyork’ ta bulabildiği tüm artistlik bürolarına baş vurdu ve hepsinden de HAYIR cevabı aldı. Fakat O; zorlamaya denemeye devam etti. Ve sonunda “Rocky” filmini yaptı. O bin kez hayır cevabı almasına rağmen, bin birinci kapıyı çalma cesaretini göstermiştir.

Siz ne kadar, HAYIR cevabına dayanabilirsiniz?

Yapılan anketlerde “Başaramayacağıma inandığım derslere çalışmak istemediğimden” maddesini işaretleyen öğrenci ne yapabilir ki ?

Endişeleri düşünürsen başarısız olursun. Hep zaferi düşünmelisin. “İnsanlara inanırsanız olanaksızı başarırlar.”
Nancy DORNAN

“İnandığı bir hedefe odaklandığında, hayatında birçok şeyi değiştireceğini bilen biri”. İşçi Sanders.
Otoyolun kenarında bir lokantası vardı. Otoyol başka bir yere taşınınca lokantası iflasla burun buruna geldi. Ama o endişeye kapılmadı. Çünkü o biliyordu ki, endişelenmesi veya paniğe kapılması ona hiçbir şey kazandırmayacaktı. Onun için asla olumsuz düşüncelere fırsat vermedi. İşe başladığında ne kadar sermayesi vardı biliyor musunuz? Sadece bir piliç tarifi.
Lokanta sahiplerine piliç tarifi satarak onlardan pirim almak size mantıklı geliyor mu? Ama bu iş Sanders’ in odaklandığı konuydu. O bunun hayatında bir fark yaratacağına inanıyordu.
Kendinizi bir test edin. Böyle bir işi yapmak istiyorsunuz; acaba bu tarifi satmak için kaç lokantaya gidersiniz?

Sanders’ in aldığı her hayır cevabı onu daha çok kamçılıyordu. “Bulacağım!” diyordu, “benimle iş yapacak lokantayı bulacağım!”.
Tüm A.B.D.' yi dolaşmıştı neredeyse. Geceleri arabasında yatıyordu. Hiç de rahat sayılmazdı, ama o buna aldırmıyordu. O hedefine odaklanmıştı aradığı lokantayı bulacaktı. 1009’ cu lokanta sahibiyle konuşurken Sanders ‘ ın beklediği şey oldu. Adam bu projeye ilgi gösterdi. Lokanta sahibiyle saatlerce konuştular. Lokanta sahibi hayalci bir insana “Evet” dedi. Evet cevabıyla birlikte Kentucky Fried Chicken efsanesi yazılmaya başladı.

Çocuklarımızı yenilgiye biz mi hazırlıyoruz?
Tommy okulda bazı zorluklarla karşı karşıyadır. Sürekli sorular sorar, ama derslere yetişemez. Ne zaman bir şey denese başarısızlığa uğrar. Öğretmeni sonunda pes eder ve annesine onun öğrenemediğini ve asla bir yere varamayacağını söyler. Ama Tommy’ nin oğluna inanmaktadır. Evde oğluna ders vermeye başlar ve ne zaman başarısızlığa uğrasa ona umut ve tekrar denemesi için cesaret verir.
Peki Tommy‘ ye ne oldu dersiniz. O bir mucit oldu. Bin kadar patentin sahibi haline geldi. Bunların arasında fonograf ve ilk akkorlu elektrik ampulü de vardır. Onun adı Thomas Edison’ du.

Eğer çocuklarımıza cesaret ve umut verirsek ne kadar ileriye gideceklerini kimse söyleyemez.

Yıllar önce insanların acıya dayanıklılığını ölçmeyi amaçlayan bir deney yapılmış.
Psikologlar bir insanın içi buz dolu bir kovaya ayaklarını çıplak olarak sokmalarını istemişler ve ne kadar dayanabildiklerini ölçmüşler.
Sadece bir faktörün bazı insanların diğerlerinden iki kat daha fazla dayanabilmelerini sağladığını görmüşler. Bu faktörün ne olduğunu biliyor musunuz.? CESARET. Yanında kendine cesaret veren biri olan denekler, diğerlerine oranla acıya daha fazla katlanmışlar.

Bir insan kendisine cesaret verildiğini hissettiğinde, imkansız gibi görünen her şeye katlanabilir ve içindeki müthiş güçlerini ortaya çıkarabilir.

Şimdi sıra sizde, içinizde herşeyi yapabilecek güç ve potansiyel, onu cesaretle fişeklemenizin ardından açığa çıkmayı bekliyor! Sizi alıkoyan korkulardan sıyrılıp diğerleri gibi, siz de hedeflerinize adım atabilirsiniz. Şunu daima hatırlayın ''Hayatta bir insan bir şeyi başarmışsa onu başka biri de başarabilir''. Yeterince istiyor ve inanıyorsanız.

Sevgiyle

 

Sosyal Ağda Paylaşım