DÜŞÜNCE GÜCÜ

5 Nisan 1999’da News Week’te yayınlanan, Sharon Begley tarafından yazılmış bir makale, düşüncenin elektrik sinyalleri olduğunu, elektroensefalograf (EEG) tarafından okunabildiğini ve mekanik aletlerle denetlenebildiğini anlatıyordu. Tübingen Üniversitesi’nden nörobiyolog Niels Birbaumer’in bilinci açık ama tamamen felç olmuş altı hastası vardı.

Makinelerin yardımıyla yaşayan bu hastalar, beyin dalgalarını okuyan, bilgisayar ekranından harfleri seçmelerini ve cümle kurmalarını sağlayan ‘düşünce çevrim aygıtı’na bağlıydılar. Tübingen takımı hastaların kulaklıklarının arkasına ve kafataslarına elektrotlar bağlamıştı.

Bunlar beyin dalgalarını toplamak ve pek çok dalga arasından belirli bir dalgayı seçen EEG’ye taşımak üzere tasarlanmıştı; tıpkı radyoda sevdiğiniz istasyonu bulmak gibi.

Yüzlerce saat deneme yaptıktan sonra hastalar, ses tonlarına odaklanarak beyin dalgalarını kontrol etmeyi öğrendiler. Bunda bir kez ustalaştıktan sonra yalnızca düşüncelerini kullanarak ekrana sözcükleri yazdırmayı başardılar. 

Araştırmacıların bir sonraki projesi, elektrotlar olmadan, havadaki beyin dalgalarını ‘yakalayan’ duyarlı elektronik aygıtlar geliştirmek. Bu sarsıcı bilimsel gelişme, düşüncenin yalnızca gerçek olmadığını, çevreyle etkileşim halinde olduğunu da kanıtlıyordu.

Bir kez daha her şey gelip enerjiye dayanıyor. Düşünceler elektrik sinyalleridir; bir düşünce, maun bir masa ya da şu an gördüğünüz ekran kadar gerçek olan bir enerji biçimidir. Bilim, pek çok düşünürün baştan beri söylediğini –düşüncelerimiz kendi gerçekliğimizi yaratıyor- kabul etmeye başladı bile. Bunun mistik ya da büyülü bir tarafı yok; bu sadece düşünce gücü.

Düşünce gücünü lehinize nasıl kullanacağınızı öğrenmek isterseniz bu linke tıklayarak takip eden sayfadaki videoyu izleyebilirsiniz. http://www.evrimbalikci.com/videolar/176-dna-m-inanclar-m-kontrol-kimde.html